Çocuklar çok küçük yaşlarda kendi bedenlerini tanırken cinsel organlarını da tanırlar ve karşı cinsle farklı olduklarını anlayınca nedenini sorarlar. Cevap olarak kızların bedeni ile erkeklerin bedeninin farklı olduğu söylenmelidir. Bedenlerinden zevk duyar masturbasyon yaparlar. Bunu önlemeye çalışmak doğru değildir. Daha sonra gebe annelerle ilgili sorular sormaya başlarlar. Bebeğin nerede durduğu, nasıl dışarı çıktığı, içeriye nasıl girdiği, en son da babanın rolü merak edilir. Bu sorular cevaplanırken olabildiğince anlaşılır ifadelerle akıl karıştırmadan, yalnızca gerekli ama yeterli bilgi vermek en doğrusudur. Aksi halde yanıtlanmayan sorular başkalarına sorulurlar. Doğru bilgi vermeyi bilmeyen birisi öğrenmeyi erteler ya da yanlış bilgi verebilir. Ayıplayıp susturma ise daha da meraklanmaya neden olarak iç çatışma yaratabilir. Sorular cevaplanırken annenin karnında özel bir kese olduğu ve bebeğin burada büyüdüğü, yeterince büyüyüp zamanı gelince yine özel bir yoldan doğumla dışarı çıkacağı anlatılmalıdır. Doğum yolunun idrar yapılan açıklığın arkasında olduğu, sorulursa anlatılır. Bazı çocuklar burayı görmek isteyebilir. Oyuncak bebek üzerinde ya da kız çocuklarında ayna yardımıyla kendi vücutlarında doğum çıkış yerini göstermekten çekinmemek gerekir. Bu açıklama yapılırken, dışkılama sonrası temizliğin önden arkaya doğru yapılması, dışkının idrar açıklığına bulaşmaması gerektiği anlatılmalıdır. Annenin içinde bebeği oluşturmak için tohumlar bulunduğu, ancak bebek yapmak istendiğinde babanın tohumlarının da gerektiği soru olduğunda açıklanır. Babanın tohumlarının pipisinin ucundan çıkarak, annenin vajinasından bebek kesesine geçtiği söylenebilir. Üç yaşlarında başlayan cinsellikle ilgili sorular okul çağına kadar tamamlanır. Anne ve baba, okul öncesi eğitim öğretmeni uyum içinde ilk cinsel bilgileri çocuğa vermekle yükümlüdürler. Bu yaş grubu çocukların cinsel hayalleri ve karşı cinsle ilgili bilinçli beklentileri ve deneyimleri yoktur. Bu yüzden çekinmek doğru değildir. Verilen bilgiler somut gerçekler şeklinde yer eder. Ergenlik çağına hazırlık, daha büyük çocukların gelişimidir. Vücutta görülmeye başlayan değişikliklerin erişkin olmaya hazırlık olduğu öğretilmelidir. Büyümeyle birlikte vücudun kimyasının da değiştiği, beynimizden salınan hormonlarla çocukların artık kadın ya da erkek erişkin olmak için gelişmeye başladığı anlatılır. Vücut, görünümünün değişmesiyle birlikte üreme Anne Çocuklarına Seks Dersi de kazanmaya başlar. Daha önceden bilgisi olan kız çocuk, içindeki bebek kesesinin her ay hazırlandığını, bu değişimin ise düzenli kanamalarla izlendiğini öğrendiğinde korkup üzülmez. Gerçekten de kadınların ritmik, aybaşı kanamaları olarak isimlendirdikleri vajinadan gelen kanamalar, bebeği içinde taşıyacak rahim iç zarının, hormonlar etkisiyle her ay kalınlaşması, ancak gebelik olmadığında artık beslenmesine gerek kalmadığında dışarı atılmasıdır. Gebelik olduğunda bu düzenli ritmik kanamalar görülmez. Adet kanamaları her zaman aynı sıklıkta olmayabilir ama genellikle gün arasında sıklıkla olabilir. Kanama süresi iki üç gün olabileceği gibi, beş ya da yedi gün de sürebilir. Üreme yeteneği kazanıldığında kızlarda yumurtalıklarında bulunan binlerce potansiyel üreme hücresinden biri hormonların etkisiyle yumurta olarak gelişir ve rahim içine girmek için yumurtalıktan dışarı çıkar. Yumurtanın gelişerek döllenme için uygun özellik ve yerde olması bir sonraki kanama gününden iki hafta kadar önce olur ve bu süre yalnızca iki günlük bir zaman dilimidir. Yani gebe olabilme kadınlarda her ay içinde birkaç gün olanaklıdır. Ergen kızlar ve kadınlar bu günleri vajinal salgılarındaki değişiklikleri inceleyerek saptayabilirler. Oysa benzer hormonlarla etkilenen erkeklerin erbezlerindeki üreme hücrelerinden gelişen tohumların vücut dışına ilk kez çıkışları ergenlikte bir gece, ıslanarak fark edilebilir. Bu gece boşalmaları, halk arasında şeytan aldatması ya da ıslak rüyalar olarak adlandırılan durumdur. Daha sonraları boşalmalar kontrol altına alınır ve istenmeyen zamanlarda olması engellenir. Sürprizlerle karşılaşma önlenebilir. Ancak kadınların aksine erkeklerde üreme hücrelerinin gelişim ve salgılanması zamanla sınırlı değildir. Ergenlikten başlayarak ileri yaşlara kadar sürer. Ana Sayfa » Çocuklarımıza Cinselliği Nasıl Anlatalım Çocuklar çok küçük yaşlarda kendi bedenlerini tanırken cinsel organlarını da tanırlar ve karşı cinsle farklı olduklarını anlayınca Anne Çocuklarına Seks Dersi sorarlar.
Çocuğa cinsel eğitim nasıl verilmeli?
Çocuk İhmalini ve İstismarını Önleme - İNSAMER Çocuklar çok küçük yaşlarda kendi bedenlerini tanırken cinsel organlarını da tanırlar ve karşı cinsle farklı olduklarını anlayınca nedenini sorarlar. Anne-babalar, cinsiyet ve üreme konusunda çocuklarına bilgi vermelidirler. Bir çocuğa ve bir gence bilmesini yararlı gördüğümüz her şey söylenmelidir ve hiçbir. Çocuğa cinsel eğitim nasıl verilmeli? | NPİSTANBULOyuncak bebek üzerinde ya da kız çocuklarında ayna yardımıyla kendi vücutlarında doğum çıkış yerini göstermekten çekinmemek gerekir. Bu tanımın doğru şekilde yapılmasının devletin kurumlarının bir görevi olduğunu söyledi. Sorular cevaplanırken annenin karnında özel bir kese olduğu ve bebeğin burada büyüdüğü, yeterince büyüyüp zamanı gelince yine özel bir yoldan doğumla dışarı çıkacağı anlatılmalıdır. Böylelikle hem çocuğa rol model olunmuş olur hem de öğrenme süreci hızlandırılır. Cinsel istismara karşı yapılabilecekler nelerdir? Brown, P.
Benzer Yazılar
Dr. Nevzat Tarhan, özellikle erkek. Anne-babalar, cinsiyet ve üreme konusunda çocuklarına bilgi vermelidirler. Prof. Dr. Nevzat Tarhan, çocuğun kimliğinin anne ve babası tarafından öğretilmesi gerektiğini söyledi. Çocuklar çok küçük yaşlarda kendi bedenlerini tanırken cinsel organlarını da tanırlar ve karşı cinsle farklı olduklarını anlayınca nedenini sorarlar. Bir çocuğa ve bir gence bilmesini yararlı gördüğümüz her şey söylenmelidir ve hiçbir. Zihinsel olarak yeterli olgunluğa gelmiş bir çocuğa yaşının gerektirdiği kadar ve gerektirdiği şekilde cinsel eğitim verilmesi zorunludur.Kimlik disforisi olarak bilinen cinsel disfori, kişinin doğuştan gelen kimliğinden rahatsız olma, hoşnut olmama durumudur. Böyle bir olay karşısında çocukları korumak için ne pahasına olursa olsun suçluların adalete teslim edilmesi gerekmektedir. Bu bilgi net olarak ilk defa yılında Scientific Mind dergisinde yayınlandı. Cinsel istismarın mutlaka şiddet içermesi gerekmez. Bir çocuk böyle bir konuda asla ve asla yalan söylemez. Bu kültürel bir durumdur. Ergenlikten başlayarak ileri yaşlara kadar sürer. Banyo ve lavabolar da yine özel alan kapsamı içerisinde yer alan yerlerdir. Uzmanlar çocuklara cinsel eğitim nasıl verilmeli, çocuğun yönelttiği cinsellik soruları nasıl cevaplanmalı makalemizde açıkladı. Ana Sayfa » Çocuklarımıza Cinselliği Nasıl Anlatalım Çocuklar çok küçük yaşlarda kendi bedenlerini tanırken cinsel organlarını da tanırlar ve karşı cinsle farklı olduklarını anlayınca nedenini sorarlar. İnternet sitemizde deneyimlerinizi kişiselleştirmek amacıyla çerezler kullanılmakta olup, izin vermeniz halinde zorunlu çerezler haricindeki çerezlerle toplanan veriler işlenmektedir. Cinsel eğitim verirken bu konuda çocuğun merakını ve hayretini uyandırmamaya da özen gösterilmelidir. Aile bireyleri, yakın ve uzak akrabalar, komşu ve arkadaşlar çocuğa iyi bir şekilde tanıtılmalıdır. Bu doğuştan gelen bir durum. Bu odaların kişilere özel olduğunu, içeride giyinip duş alınabileceğini öğrenen çocuk, bu sayede mahremiyet eğitiminde önemli bir yol alır. Bunun daha büyük sakıncaları vardır. İlgili maddelerde görüldüğü gibi kişiler ihmal ve istismara uğrayan çocuğu bildirmekle yükümlüdür. Çünkü anne deyince çocuk ona sarılan, okşayan, seven birisini arıyor. Öyle bir gen yok. Aile içi şiddet çocuk istismarının riskini artıran bir durumdur. Çocuğa cinsel eğitim verilirken dürüst cinsel kimlik kazanmasına da yardımcı olunmalıdır. Çocuk 10 yaşına kadar cinsel kimliğini öğreniyor. Çocuk özellikle yakınları, aile bireyleri bu tarz eylemlerde bulunur ve bunu meşrulaştırırsa yabancı bireylerden de böylesi temaslar gördüğünde bunun kötü dokunuş olabileceği gerçeğine uzaklaşır ve istismara açık hale gelir. İstisnalara bakıp kural geliştirilmez. Bu tür ailelerde çocuk istismarı vakalarının görülme ihtimali şiddetin görülmediği diğer aile tiplerine nazaran 15 kat daha fazladır. Erişkinliğinde farklı alanlara yönlendirilmiş sebeplerle psikolojik takviye edinmek durumunda kalan hastalar incelendiğinde bu kişilerin manâlı bir kısmının çocukluğunda değişik cinsel travmalar geçirdiği, tacize inanız kaldığı görülür. Bazı çocuklar burayı görmek isteyebilir. İleride bu konuda sorun yaşamak istemeyen ebeveynler çocuklarına cinsiyetlerine tarafından davranmaya özen göstermelidirler. Çünkü yaşadıklarına tam manasıyla anlam veremeyen çocuk, bütün olan bitenden kendini sorumlu hissedip suçlu olduğunu düşünecektir.